1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Banu Güven: Bir ihtimal daha var…

5 Mayıs 2018

Gazeteci Banu Güven DW Türkçe için yazdığı yazısında cumhurbaşkanlığı seçimlerini ve adayları değerlendirdi. Güven "gerçeklik bükülmediği sürece" seçimin ilk turda bitmeyebileceğini vurguluyor.

https://p.dw.com/p/2xEGo
Türkei Banu Güven
Fotoğraf: Privat

Banu Güven: Bir ihtimal daha var

Seçime yaklaşık bir buçuk ay kala önümüzde artık daha net bir resim var. Tüm cumhurbaşkanı adayları ve ittifaklar ortada. Yarış tam olarak şimdi başladı. Kamuoyu araştırmaları bundan sonra anlamlı olacak. Yine de an itibarı ile şunlar söylenebilir.

1 - Bu seçim son dönemlerin en antidemokratik koşullarda yapılacak seçimi olacak. İktidar sürekli seçim kampanyasında, devletin tüm imkanlarını bu amaçla kullanırken, ilk kez bir cumhurbaşkanı adayı ve partisinden milletvekilleri cezaevinde. Ana akım medya, Doğan Grubu'nun satışıyla beraber artık tamamen iktidarın sahası. Diğer adayların mesajlarını bu medya üzerinden aktarma imkanı kalmadı. OHAL'in olağanlaştığı bir ortamda seçime gidiyoruz.

2 - Yine de bu durum oy oranlarında önemli bir değişiklik yaratmayacak. Bu seçim iktidara seçmen iradesinin hapsedilemeyeceğini anlatacak. Bugüne kadar yapılan kamuoyu yoklamalarında birbirini tekrar eden sonuç, HDP'nin adayı Selahattin Demirtaş'ın dört duvar arasında da olsa geçen seçimde aldığı oranı rahat rahat yakalayacağı yönünde. Demirtaş'ın zeki ve esprili sesini avukatları ve partisi aracılığıyla daha çok duyacağız. Twitter'da "Neyine güvenerek cezaevinden aday oldun" diyenlere; "Cezaevindeki hücremde yaptığım ankette hep %100 ben çıktım. Şaka şaka :) Bir defasında kendime kızıp oy vermeyince %50 çıkmıştım" diyerek açılışı yaptı. Mevcut durumla resmen dalgasını geçti.

3 - CHP'nin siyasette deneyimli, polemikte becerikli ismi Muharrem İnce yarışa geç girmiş olsa da ikinci tura kalma ihtimali en yüksek isim. Baskın seçimin zorluklarıyla en iyi baş edebilecek, yarışı hızlandırabilecek bir aday. Partisinden Meral Akşener'e kayma eğiliminde olan seçmeni geri kazanabilir. Oyunu çaldırmaktan korkan seçmene en güven verebilecek aday. 2014 yerel seçimlerini hatırlayın; Yalova'da oyları yeniden saydırıp sonucu değiştirmişti. YouTube'da konuşmaları en çok izlenen, WhatsApp gruplarında en çok paylaşılan vekillerden. "Herkesin cumhurbaşkanı olacağım" diyor. Adaylık konuşması, ardından Cuma namazına gitmesi ve kampanyasını Birinci Meclis'ten başlatması bu iddianın boş olmadığını anlatıyor. İnce, geleneksel CHP seçmeninin oyunu alarak ilk turu geçebilir. İkinci turda da dokunulmazlıkların kaldırılmasına "Hayır" dediği ve "Evet" diyen parti yönetimini de açıkça eleştirdiği için HDP'li seçmen tarafından desteklenebilir. Son kurultaydaki şu eleştirisi mutlaka not edilmiştir:

"Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda parti yönetimi ve Sayın Genel Başkan 'Anayasa'ya aykırı ama evet oyu vereceğiz' dediler. Ben 'Hayır' oyu vereceğim dedim, 'Hayır' verdim. Bugün olsa yine 'Hayır' oyu veririm. Korku şuydu: HDP 'Hayır' diyor, biz de 'Hayır' dersek, HDP ile bizi aynı kefeye koyarlar. Koysun. Yani Kürtler doğruyu söylüyor olamazlar mı?"

4 - Adaylar yeni belirlendiği için alacakları oya ilişkin sağlıklı bir kamuoyu araştırması henüz yok. Ama partilere ilişkin yoklamalardan yola çıkılarak bir değerlendirme yapılabilir. CHP ile İyi Parti arasındaki oy farkı kapanacak bir fark değil. An itibariyle Meral Akşener'in İyi Parti'si AKP, MHP ve CHP'den seçmen çalmışa benziyor. CHP seçmeni partisine geri döndüğünde İyi Parti de baraja yaklaşabilirdi. Bu nedenle sıfır baraj ittifakı bir güvence. Bundan sonra bu yarışta ikinci tura kalmak için tüm gücünü ortaya koyan bir Meral Akşener göreceğiz. Ancak Akşener ikinci tura kalan isim olsa bile tüm muhalefetin adayı olamayacak, çünkü bugün "kapı dışarı" dediği HDP seçmenine kolay kolay "Hadi gelin beni seçin" diyemeyecek. Bu nedenle Akşener'in kendine nasıl bir galibiyet senaryosu yazdığı meçhul.

5 - Kendini Cumhur İttifakı olarak tanımlayan AKP-MHP referandumda yüzde 10 kadar oy kaybına uğramıştı. Bu kayıp telafi edilemedi, biraz daha büyümüş bile olabilir. Yani iktidar blokunun ilk turda yüzde 50'yi geçmesi, yüzde 50'den az bir ihtimal. Yine de bu ittifak çok parçalı olan muhalefete kıyasla daha zahmetsiz oy toplayacak. Yani muhalefetin adayı ikinci turda ancak tüm muhaliflerin oyunu alırsa ipi göğüsleyebilecek.

6 - Ekonomi Türkiye'nin en büyük sorunu haline gelmiş vaziyette. Seçmen sandığa TL'deki durdurulamayan değer kaybının yarattığı buruklukla gidecek. AKP seçmeni durumdan şikayet etmekten ne kadar kaçınsa da, bir şeylerin yolunda gitmediğinin farkında. Önünüze birkaç yıllık bir grafik getirdiğinizde "iyiye giden ekonomi" söyleminin tam tersini gösteren bir çizgi görüyorsunuz. O grafik yurttaşın gittikçe azalan satın alma gücünü ve artan borçlarını anlatıyor. Yine de seçmen davranışı çoğu kez gördüğümüz gibi rasyonel olmayabiliyor.

7 - AKP'ye yakın bilinen GENAR'In Genel Müdürü Mustafa Şen bir TV programında iddialı konuştu; "Erdoğan politik uzay zamanı büktü. 24 Haziran'ı 4 Mayıs'a taşıdı. Seçim bitti" dedi. Evet, son bükücü elinden geleni yapıyor, her şeyi büktü, ama seçimi bugünden bitirmek onun elinde değil. Ne yaparsa yapsın, tek oyun kurucu o değil. Demokratik haklar açısından her şey eğilip bükülse de, rakiplerin önüne beş günde imza zorunluluğundan, genelkurmay başkanına kadar uzanan binbir türlü engel çıkarılsa da, bükülmesi zor bir gerçek var: Bu seçim ilk turda bitmeyebilir. Bükülmediği sürece.

Banu Güven

©Deutsche Welle Türkçe