1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Covid-19'un meslek hastalığı sayılmasına yargı engeli

14 Aralık 2020

Pandemi nedeniyle yüzlerce işçi ve sağlık çalışanının yaşamını yitirdiği Türkiye’de, Covid-19’u meslek hastalığı ve iş kazası saymayan SGK Genelgesi’yle ilgili yürütmeyi durdurma talebi reddedildi.

https://p.dw.com/p/3miCR
Fotoğraf: privat

Türkiye'de koronavirüs, sağlık çalışanları başta olmak üzere pandemi koşullarında "evde kalamayan" tüm çalışanlar için büyük risk oluşturuyor.

Ancak çalışanların görevini yapma süreci içerisinde Covid-19'a yakalanması, Sosyal Güvenlik Kurumu'nun (SGK) 7 Mayıs'ta yayınladığı genelgeye dayandırılarak  meslek hastalığı ya da iş kazası olarak değerlendirilmiyor.

Covid-19'un meslek hastalığı ve iş kazası sayılması için muhalefet partileri, sendika ve meslek örgütlerinin çağrıları sürerken, Bağımsız Maden İş’in Danıştay'a açtığı davada SGK Genelgesinin yürütmesinin durdurulması talebi reddedildi.

"İşverenin yakalanma oranı milyonda bir"

Danıştay 10. Dairesi, sendikanın iptal istemini ise daha sonra karara bağlayacak. DW Türkçe'ye konuşan Bağımsız-Maden İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Başaran Aksu, "Covid-19'un işverenleri de etkilediği gibi bir varsayımdan hareketle yani işverenleri ve tüm toplumu etkilediği varsayımından hareketle yürütmenin durdurulmasının doğru bulunmadığı yönünde bir savunma var. Oysa ki işverenler evlerinden, ofislerinden çalışıyor. İşyeri ortamları, fabrika ortamları, maden ortamlarının içerisinde işveren gören işçiye rastlanmaz. İşverenlerin Covid'e yakalanma oranı ile işçilerin covide yakalanma oranı arasında milyonda bir oranında fark var" diyor.

Danıştay 10. Dairesi'nde devam eden davanın takipçisi olacaklarını ifade eden Aksu, Covid-19 akciğerde bıraktığı lekelerin, madencilerin işe alınmaması veya işe devam ettirilmemesinin zeminini oluşturduğunu söylüyor. Aksu, "Covid bittiğinde on binlerce işçi meslek hastalığını tespit ettiremeyecek ve işinden olmuş olacak. Bu durumu telafi edecek herhangi bir koruma mekanizması da yok" yorumunu yapıyor.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'ne göre Kasım ayında 294 işçi iş kazaları ve meslek hastalıklarından dolayı yaşamını yitirirken, ölümlerin yüzde 54'ü Covid-19 nedeniyle gerçekleşti. Sağlıkta 64, ticaret büro ve eğitimde 60 çalışan hayatını kaybetti.

Türk Tabipleri Birliği ise koronavirüs nedeniyle şimdiye dek 247 sağlık çalışanı yaşamını yitirdiğini açıkladı.

Birçok sektöreden insan pandemide çalışmaya devam ediyor
Birçok sektöreden insan pandemide çalışmaya devam ediyorFotoğraf: picture-alliance/Photoshot/M. Kaya

Önce tespit davası açılıyor

DW Türkçe'ye konuşan iş hukuku uzmanı Dr. Murat Özveri'ye göre dışsal etkinin çalışma ortamından kaynaklandığı kanıtlandığı sürece koronavirüsün iş kazası ve meslek hastalıkları kapsamına girmemesi hukuken olanaksız.

Özveri, "Koronavirüs salgını hem 5510 Sayılı Sosyal Güvenlik Yasası açısından hem de 6331 sayılı İşçi Sağlığı İş Güvenliği yasası açısından, bu yasalardaki iş kazası meslek hastalıkları için aranan koşullar açısından yaklaşıldığında kanımca tartışmasız bir şekilde iş kazası olarak kabul edilmesi gereken bir durumdur" diye konuşuyor.

Covid-19'un özellikle de sağlık çalışanları açısından meslek hastalığı niteliğinde olduğunun artık tartışmasız olduğunu belirten Özveri, "Kurumun göndermiş olduğu genelge bu genelgeye ilişkin idari yargı sürecinde karar ne olarak çıkarsa çıksın bu hukuki gerçek değişmez. Üstelik bağlayıcı da değil. İş kazası meslek hastalıkları tespiti davaları iş mahkemelerinde açılabilir" diyor.

Genelgeyle birlikte Covid-19'dan zarar gören çalışanlar, öncelikle iş kazası-meslek hastalığı tespit davası açmak zorunda. Bu tespite bağlı olarak iş kazası meslek hastalıkları sigortasından sağlanan hakların uygulanması ve tazminat talebiyle yeni bir dava açmaları gerekiyor.

"130 ülkeye göre Covid-19 meslek hastalığı"

DW Türkçe'ye konuşan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik de Dünya Sağlık Örgütü ve 130 ülkenin Covid-19'u meslek hastalığı olarak kabul ettiğine işaret ediyor.

Bozgeyik, sağlık emekçilerinin yaşamlarının olumsuz etkileyen ve yaşamları süresince de enfekte olanlar açısından yoğun tahribat bırakan Covid-19'un meslek hastalığı olarak sayılmamasının kabul edilecek bir durum olmadığını vurguluyor.

Bozgeyik, "Danıştay'ın bu kararına rağmen iktidar bir an önce sağlık meslek örgütlerinin de daha önce hazırlamış olduğu kanun tasarısını mecliste görüşerek kabul etmeli" diyor.

Sağlık çalışanları için önlem çağrısı

TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı Recep Akdağ, geçtiğimiz haftalarda komisyonda tüm parti temsilcileriyle Covid-19'un sağlık emekçileri için meslek hastalığı olması konusunda uzlaşma sağlandığını açıklamıştı.

Meslek örgütleri ve sendikalar, sadece sağlık çalışanları için değil, işi gereği bulaşa maruz kalan tüm çalışanlar için koronavirüsün meslek hastalığı ve iş kazası olarak tanımlanması gerektiğini savunuyor.

Pelin Ünker

© Deutsche Welle Türkçe